AKIL ZORLAYAN İKİ REKLAM

   HEMMMEN PAYLAŞAYIM

Feys'te Tıfıttır'da Vat-Sap'ta

Bahsedeceğim örnekler, 2005-2006 yıllarında yayınlanmış reklamlardır.

Hafızasını biraz zorlayanlar hatırlayacaktır diye düşünüyorum.

-------------

Reklamlar istesek te istemesek te hayatın kaçınılmazlarından.
Dizilerin en heyecanlı yerinde pat diye karşımıza çıkarak keyfimizi kaçırdığı da oluyor,
Veya diziden kopmamak için reklamlar başlasa da tuvalete gidip ihtiyaç karşılasak, çay koysak vb.vb. diye isteyerek beklediğimiz anlar da oluyor.
Kimi zaman da çocukları oyalamak için  isteyerek kanallarda reklam aradığımız oluyor.

Reklamcılık da değişti.
Eskisi gibi tekdüze, monoton reklamlar yerine artık yer yer aksiyon içeren, heyecan dozu yüksek reklamlara da rastlıyoruz.
Hatta dizi gibi seri şeklinde çekilen reklamlarda var. Özellikle aynı reklamın bir sonraki versiyonunda ne göreceğiz diye bekliyoruz.
Bazen reklam ilk olarak 90 saniyelik uzun versiyonu ile gösteriliyor, daha sonra aynı reklamı kısaltılmış ve 30 saniyeye sığdırılmış hali ile izliyoruz.

Ancaaaakkk, bazen de reklamlarda akıllara durgunluk verecek derecede değiştirmeler yapılabiliyor.
Vereceğim örneklerin dünya televizyonlarında bir örneği var mı bilmiyorum ama;
Türk reklamcılık tarihinde unutulmayacak bir yeri var..




Buyrun başlayalım...

1.Reklam: KADINLARIN KULLANDIĞI HİJYENİK ÜRÜN.

---Markayı hatırlayamıyorum.---

REKLAM ŞU ŞEKİLDE:


İki genç kız evin salonunda konuşuyorlar.
Biri 'hanımlara özel zamanlarda' kendisinin neler istediğini anlatıyor, madde madde listeler gibi sayıyor:

-o gün kendimi güvende hissetmeliyim
-beyaz giyebilmeliyim
-çikolata olması lazım
-şu olması gerek ...
-bu olması lazım ...
   bla ...
   bla ...
Şeklinde birkaç madde daha sayıyor.

Resim temsili'dir.. ve hiç bir markayı bağlamaz.. 

O esnada kapı çalınıyor, diğer kız gidip kapıyı açıyor, karşısında elinde bir buket çiçek tutan ve sırıtan bir delikanlı.
Az evvel liste sayan, isteklerini sıralayan kız gülerek  ;

-'Haa! bir de çok anlayışlı bir erkek arkadaşın olması gerekir'  diyor.

gülüşmeler  ardından marka sloganı ve reklam bitiyor..

Reklam bu haliyle televizyonlarda bir kaç ay yayınlanıyor.
derken bir gecede ekranlardan kesiliyor ve bir kaç hafta hiç görünmüyor.

veee bir süre sonra reklamımız tekrar yayında.

ama o ne???

aynı reklam, 
aynı salon
aynı kızlar
aynı laflar
kapıya gelen yine aynı sırıtan delikanlı.

ancak bitiş cümlesi, üzerine dublaj yapılarak değiştirilmiş:

isteklerini belirten kız reklamın bu versiyonda;

- 'Haa! Birde çok anlayışlı bir nişanlın olması gerekir'

şeklinde bitiriyor cümlesini..

ilk reklamdaki erkek arkadaş yeni versiyonda Nişanlı olmuş!

Kız? ne ara sözlendinizde Nişanlandınız?????????????
haha haha. şaka bir yana;

Hadi bu,  nispeten anlaşılabilir bir durum. Erkek arkadaş kavramının limitinde nişanlılık olabilir.

anlattığım bu reklam, ikinci reklam örneğimizin yanında makul sayılabilir..

------------
ikinci reklam örneğimizde durum daha vahim!!!

Ona da bir göz atalım bakalım neler olmuş??....

2.Reklam : RENKLERİ SOLDURMAYAN ÇAMAŞIR DETERJANI.

Markayı biliyorum ama etik olması açısından ismini vermeyi uygun bulmadım. 


Öncelikle reklam Türk yapımı değil, Yabancı menşeili.
Anlaşılan, şu ki ; o marka tek bir reklam çekmiş ve tüm dünya televizyonlarına onu servis etmiş.
Ülkemizde, orijinali'nin üzerine Türkçe dublaj yapılmış hali ile yayınlandı.

REKLAM ŞU ŞEKİLDE:

Büyük bir konser salonu.
Sahnede 5-6 genç gitarları anırta anırta Rock konseri veriyor. (takriben 20'li yaşların başlarındalar.)
Kamera gençlerin üzerine odaklı, platformun en önündeki vokalist gencin üzerindeki siyah tişört'ü özellikle vurguluyor.
Sonra görüntü yavaş yavaş sahneden uzaklaşıyor, salondaki kalabalık seyirci gençlerin üzerinden tarayarak, konser salonunun en arkasında duran iki kadına focus yapıyor.
En uzak noktada (takriben 45 yaş civarında) iki hanımefendi ayakta durmuş, sırtlarını duvara yaslamış, eller göğüs kısmında bağlanmış halde konuşuyorlar..

Resimler temsili resimlerdir.. hiç bir markayı bağlamaz.

Hanımlardan biri sahnedeki vokalist genci kastederek; üzerindeki siyah (tişört) ne kadar canlı yeni herhalde diyor.

Diğeri pişkin bir şekilde: " hayır iki yıllık! O tişörtü ben almıştım. " diye karşılık veriyor.

Beriki hayret ederek nasıl yaniiiii??? diye soruyor.

İlk kadından cevap gecikmiyor!. "çünkü o benim sevgilim"



deterjanın sloganı girer ve reklam biter.

Bu reklam da aynen diğer örnekteki hijyenik ürün reklamı gibi birden bire tüm kanallardan çekiliyor.
bir kaç hafta sonra tekrar yayına giriyor.

bu örneğimizde de "sevgili"   <<<>>>   "oğul" oluvermiş!!!

Yani yeni reklamımız  : "çünkü o benim oğlum" şeklinde bitiyor.

Ben Sosyolog , Psikolog değilim işin nedenlerini Sosyoloji , Psikoloji alanlarında değerlendiremem elbette.

Ama en primitif hali ile, halktan biri olarak anlıyorum ki, "erkek arkadaş" ve "sevgili" kavramları birilerini rahatsız etmiş ki, değiştirilmeleri gerekmiş.