KLASİK MÜZİK UYKU GETİRİR Mİ? GÖTÜRÜR MÜ?

   HEMMMEN PAYLAŞAYIM

Feys'te Tıfıttır'da Vat-Sap'ta

Dikkat hunili yazı...------- >>>>  Huni derecesi siyah

-------------------------------------------------------------------------------

I NI NI NIIIIINNNNNN!

Dev araştırma: Klasik müzik ile uyunulunabilinilebilir mi? 

yoksa bu bir şehir efsanesi mi?

Merhabalarrrrrr...     👀

Uyku düzenim iyice
cozuttu bu aralar!. Ne yaptım ettiysem, yoluna girmiyor bir türlü!.

Hele dün akşamki uykusuzluğum,  Everest'i bile aşşağıda bırakacak cinsten zirve yaptı

Ne yapeymmmm, Nasıl edeymmm? Diye çare ararken;

Klasik "koyun sayma" fikrini düşündüm, ama koyun hayvanını çok klişe bulduğum için daha "cool" bir hayvancık olsun istedim....

Kaplumbağa geldi aklıma, hem malum aheste hayvan.
O ağır hareketleri, bende de bir ağırlık hissi uyandırır da, uykum geliverir inancı ağır bastı.

Kaplumbağaları saymaya niyetlendim, tema da hazır : yarıştaki finiş çizgisini ağır ağır geçen kaplumbağaları sayacam.

Kafayı gömdüm yastığa, saymaya başladım. birinci kaplumbağa finişe girmek üzere 35-40 cm. var çizgiye. Hemen sağrısında burun farkıyla bir başka tosbağa geliyor. Hadi oğlum hadiiii, hadiiii, kopta geeeellll derken,  nereden geldiği belli olmayan bi tavşan hoplaya zıplaya hepsini geçti, masaldaki gibi olmadı. İşin büyüsü bozuldu.

Ephendyyy, Ephendyyy!  kendi iç sesim kendime fısıldadı: Sen sıra dışı adamsın sıradışı birşeyler yap!
- Şey yap meselaaaaaa, şeyyy,  hmmmmmmm?
- Hah, klasik müzik dinle! Ninni gibi gelir sana o soft tınılar. Uyursun...

Aklıma yattı! İç sesimi dinleyip, gecenin bir yarısı klasik müzik dinlemeye
karar verdim. Ne de olsa; iç sesim beni benden daha iyi tanır düşüncesiyle..

Aslında Klasik müzik eserlerini ve Bestecilerini pek te tanımam.. ama, teknoloji sağolsun.

Açtım telefondan YUUTUB amcaya emir kipinde konuştum :
- "Bana klasik müzik çal bakeymmmm!"..

Bi sürü sonuç çıkardı karşıma..
Sayfayı yukarı doğru kaydırdım fal çeker gibi.
Vızır vızır geçti liste bi tanesinde durdu.
kısmete 10 dakikalık bir klasik müzik parçası geldi . WAGNER' dan..
Sesi kısıp "play" yaptım.

Falımda çıkan eser hafiften çalmaya başladı ..

Ambiyans müthiş! Karanlık oda, sokaktan gelen cılız ışık, fonda hafif volümde klasik müzik.
O buz gibi derin sessizliği, güneşin karanlığın üzerine doğması misalı naif tınıları ile ısıtan kemanın büyüleyen nameleri ve kulağıma tanıdık gelen çocukluğumun tek kanallı televizyonunda izlediğim çizgi filmlerden aşina armoniler beni bambaşka diyarlara taşıdı.


-İşte tam da istediğim bu!   dedim.
Derken kemanın o efsunlu çağırışına fazla direnemedi bünyem ve
kendimi bırakıp yavaştan rüya alemine geçmeye başladım.
💤... 💤... 

Yaşadığım müthiş atmosferin etkisinden midir nedir bilinmez;
konser salonunda buluyorum kendimi.
Saçları dağınık Maestro elini kolunu sallayarak agresif tavırlarla teras şeklinde konuşlanmış orkestrayı yönetiyor..

İlk önce beni benden alan o kemanı arıyor gözlerim.
O mahir ellere sarılıp öpesim var. Bu kadar mı duygusal, bu kadar mı içe dokunacak şekilde çalınır bir keman?.

Sesin geldiği yöne bakıyorum, beyaz kıvırcık saçlı, yaşını hayli almış cadıdan hallice bir hatun...
El öpme işinden vazgeçiyorum.

Tüm orkestrayı tarıyorum gözlerimle, kenarda Cenifır'ı görüyorum. Garibim bi köşede kendi halinde çalıyor çellosunu.

Yavrum Cenifır

Cenifır ismini ben taktım, çünkü kızda tam bir Cenifır tipi var..
Yavrum Cenifırla bakışırken, telefonumun whatsapp sesine benzer çinnnnn çinnnn diye sesler geliyor kulağıma.

En arka sırada bi herifçioğlu elinde bi üçgen, çinn çinn ona vuruyor. Bakıyorum adama, bakışlarımla senin olayın bu mudur yani? diyorum..
"heee budur ne var,  n'oolcak yani ?" şeklinde geri bakıyor..

Dikkat ediyorum da obua, çello, tuşlu, yaylı, nefesli enstruman çalanlara, yırtınıyorlar adeta.

Üçgenci'ye bakışlarımla diyorum ki;
bak obua'cı emminin çiğerleri patlayacak,
kemancı yengenin sırtından ter akıyor,
violonselist cılız delikanlı yıkıldı yıkılacak...
sen anca elindeki üçgeni çinnn çinn öttür!..
Anlamını buradan yazamayacağım bir bakış atıyor..

üçgencinin dımbırtısı        

"Yavrum Cenifır'la aynı ücretimi alıyorsun sen şimdi?", "Hak mı bu?", "Bak! o kendini yırtıyor, sen anca çinn çinnn" bakışı gönderiyorum. Sana ne len? Yettin be! der gibi bakıyor..

Yanda duran, elindeki tencere kapağından zilleri (bkz: şekil A)  
çıss çıss vuran "Zilci" bakışlarıyla;  elimdekileri görüyor musun? Kafanı sıkıştırır dümdüz ederim bunlarla! diyor..

Hemen yanındaki davulcu; "arkadaşıma laf etme" der gibi bakıp,  tehditkar şekilde sallıyor tokmakları davulların üstüne gümbür gümbür..

Maestro sinirli sinirli bakıyor konsantremi bozuyorsun dercesine. Sinirinden elini kolunu daha hızlı sallıyor. Orkestra çoştukça çoşuyor, tüm elemanlar var gücüyle abanıyorlar enstrumanlarına.

ŞEKİL A

Sanki tüm çalgılar bir kamyona yüklenmiş gibi gümbür gümbür üzerime geliyor.

Kamyon yanımda durup, tüm dorsesini üzerime dökecekken, diyorumki: az önceki çirkin teyzenin kemanı ne güzeldi, şimdi cızırtı-vızırtı gibi duyuluyor akordu mu bozuldu acaba??.

Kulağımın çevresinde dolanan sivrisineği kışalarken kendime geliyorum.  odamdayım..
Kafamda hala davulun gümlemeleri var sanki ???

Dışardan geçen Ramazan davulcusunun sesi olduğunu anlamam uzun sürmüyor..

Klasik müzik bitmiş telefonum kapanmış,

açıp saate bakıyorum en son baktığımın üzerinden 15 dakika geçmiş.

Kalk oğlum hadi sahura diyorum..

Anlıyorum ki, Klasik müzik uykuyu getirdiği gibi götürüyor..

kaşıkla uyku verip, kepçe ile geri alıyor..